LENS DEVRİYESİ: HELIOS 58MM F.2

06:18


Uzunca bir süredir yeni makine almaya gözlerimi dikmiş, son 1.5 senedir piyasaya çıkan tüm aynasız makineleri en baştan tek tek incelemiştim. DSLR istemiyordum, aynasızlarda ise gözüme çok marjinal farklılıklar gelmiyordu: Fujifilmlerde herkes kronik yavaşlamadan bahsediyorkem, Sony A'lar ise pahalıydı ve şarj performansları kötüydü. En sonunda kendi makinem olan A6000'e lens yatırımı yapmaya karar verdim ama bu sefer de Zeiss lenslerin pahalılığı beni bıktırdı. Sonuç olarak kendimi analog lenslere geçiş yaparken buldum.

Bu fotoğraflarda eskiden Zenit makinemde takılı olan ve eskilerin efsane lenslerinden biri olan Helios 58mm F.2 lens kullanıldı. Lensin keskinliği, verdiği alan derinliği ve bokeh, renk doygunluğu ve kullanım kolaylığı beni beklediğimden daha çok etkiledi. Lensin güneş ışığını yakalama biçiminden ise adeta büyülendim. Fotoğraf çekmek uzun zamandır bu kadar keyif vermemişti.

Geri kalan her şey için susup sözü fotoğraflara bırakmadan önce küçük bir not: Benim elimde hazır vardı ancak Helios lensin ikinci elleri 100-150 lira civarında. Fotga'nın M42-Nex adaptörü ise 3 dolardan başlıyor. Güzel bir alışveriş.

 
Bu lens için siz neler düşünüyorsunuz, lütfen yazın.

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşçakalın!

PODCAST: DİDİK DİDİK FREUD

23:31


Son zamanlarda çok sevdiğim bir şey var: "Didik Didik Freud".

Şenol Ayla ve Serol Teber, Freud'un tüm hayatını gerçekten yayının adına yakışacak şekilde didik didik ediyorlar. Doğumundan, gitti okullara, sevdiği şeylere, hayatına giren insanlara ve onlarla olan ilişkisine ve psikanalizin kendisine kadar...

Serol Teber'in yaşlı, hafif titrek ve her daim şömine başında torunlarına başından geçenleri anlatıyormuş edasıyla konuşması ve Şenol Ayla'nın neşeli konuşmaları... Serol Teber'in yer yer değişik telaffuzları, "Froyt"ları, "kerelerce"leri, "gerçekten büyük bir kapasite"leri... Yer yer oturup beraber dedikodu yapıyormuş gibi hissediyorsunuz: Anna O.'nun kimliği, Jung'un fazlaca Almanlığı...

İlk defa 2004 yılında Açık Radyo'da yayınlanmış, bir 10 sene sonra Serol Teber anısına olmak üzere tekrar aynı radyoda yayınlanmış, toplamda tam 26 hafta devam etmiş. Sonra da bu kayıtları podcast haline getirmişler. Uzun zamandır podcast dinliyor olmama rağmen bu programla yakın sayılabilecek bir vakitte karşılaşmış olmam üzücü. Ama artık bu ikisi, benim yürüyüş arkadaşım gibiler: Birkaç durak erken ineyim yürürken rahat rahat dinlerim, gece olsun hemen dinleyeyim, işten çıkayım hemen dinleyeyim...

Sadece Psikoloji öğrencilerinin değil, herkesin çok seveceğine eminim, küçük bir şans verin yeter.

Didik Didik Freud'un kayıt arşivi: TIK.
Didik Didik Freud, podcastler ve yayın transkriptleri: TIK.